Paşanın azameti / Kayseri Fıkraları


Merhum Zeki Sicim (Bünyanlı) zamanın behrinde bir siyasi partinin gençlik kolları başkanlığını yapmaktadır. Kayseri İl Başkanlığı, Hava İkmalde yemek verir. Yemekte Vali, Hava İkmal Bakım Merkezi Paşası, Belediye Başkanı ve birçok bürokrat da bulunmaktadır. Böylesine kalabalığı görür de bizim Zeki Sicim bir konuşma yapmadan durur mu? Hemen mikrofonu eline alır, güzel bir selamlama faslı ve ardından muhteşem bir konuşma yapar. Konuşmanın sonuna doğru selamlama faslında Paşayı unuttuğunu hatırlayıp, kendini affettirmek için Paşaya seslenir.
-Paşam evimde bir kuzum var, sizin için feda olsun. Sizleri Bünyan’a kuzu yemeye davet ediyorum der.
Bir gün Paşanın yolu Bünyan’a düşer. Bizim Zeki Sicim’i buldurur ve kuzu
yemeye geldiklerini söyler.
Zeki Sicim:
-Başım gözüm üstüne Sayın Paşam diyerek yanlarından ayrılır. Hemen arkadaşlarına bir kuzu bulmalarını söyler. Fakat istenilen kuzu bir türlü temin edilemez. Bunun üzerine hemen bir culuh (hindi) bularak kestirir. Paşa, sunulan yemeğin kuzu olmadığını sezer:
-Nedir bu, sen bize kuzu söz vermiştin der.
Hazır cevaplılığı ile tanınan Zeki Sicim, bu sözün altında kalır mı, hemen
cevabını verir:
-Paşam, paşam, sizin azametinizden bu mübarek hayvan küçüle küçüle bir culuh (hindi) kadar kaldı der.

Yorumlar